Mısır tanrısı AMON (AMUN)

 AMUN (AMON, AMMON, AMEN)


     Amun, ismi "gizli kişi" anlamına gelen esrarengiz yaratıcı tanrıdır. Farklı coğrafyalarda farklı isimlerle bilinen Mısır tanrısı en çok Amon adı ile bilinmektedir. Kökeni belirsizdir ama Amun ( Amon ) ve onun dişi karşıtı Amunet (Amaunet) Piramit Metinlerinde kralın ilahi koruyucuları olarak isimlendirilir. Amon, Teb'in baş tanrısıdır ve ilk tanrıdır ve bütün tanrıların tanrısıdır. Orta Krallık döneminde sıradan bir tanrı olarak görülüyordu ancak Teb'liler Mısır'a hakim olunca Amon önemli bir tanrı oldu. 18. Hanedan'dan itibaren Tanrıların Kralı olarak kabul edildiğini kaynaklarda görmekteyiz. Genellikle ömrünün en verimli döneminde, çifte sorguçlu bir başlık takan, sakallı bir adam olarak resmedilir. Amun ve Amunet ilk çağda Hermopolis Sekizleri olarak bilinen sekiz tanrının içinde yer alır. Orta Krallık döneminde Amun Teb bölgesinde baş tanrı ve Mut adında yeni bir eş alarak Khonsu adında bir oğla sahip oluyor. 

AMUN (AMON, AMMON, AMEN)

     Yeni Krallık döneminde Amun kültü yaratıcı tanrı Ra'nınki ile birleştiriliyor. Amun-Ra'ya Tanrıların Kralı ve yeryüzünün ve orada yaşayanların yaratanı olarak tapınılıyor. Teb'de Karnak tapınağındaki kült merkezinde İki Ülke Tahtlarının Efendisi olan Amon kutsal bir firavun olarak hüküm sürüyor. Kral IV. Amenhotep Amon hoşnuttur anlamına gelen adını Akhenaton (Aton'un hizmetkarı) olarak değiştirdi ve Mısır'da herhangi bir betimleme yapılmayan Aton dinini kurdu ve diğer tanrılara tapınmayı yasakladı. Kralların da tanrı değil insan olduğu düşüncesini yaydı. Ancak Amon rahipleri bu durum karşısında ayaklandılar. Akhenaton'un ölümünden sonra Aton'un tek tanrıcı Güneş dini tarihten silindi. 
Amon diğer tanrılardan farklı olarak Amun'un gökyüzünün uzak bir köşesinde yaşadığına inanılmıyor. O görülmeyen ama hissedilen rüzgâr gibi her yerde hazır ve nazır. Kehanetleri ile insanlığa tanrıların iradelerini iletiyor. Amon'un antik dönemde Mısır halkına sürekli yardım ettiği savaş alanlarında Mısır krallarının yardımına koştuğu ya da yoksul ve kimsesizlerin imdadına yetiştiği söyleniyor. Aşağıdaki temsili resimde Amun düzenli olarak Teb'deki mezarlığı ziyaret ederek tanrıça Hathor ile buluşuyor ve ölüleri yeniden yaşama döndürüyor.

Amot ve Hathor
Amot ve Hathor

     Amun efsanevi öykülerden ziyade kuramsal teolojide yer alıyor ama Hermopolis'teki yaratılış efsanelerinde önemli bir rol oynuyor. Onun ilk modellerinden biri, ilk çağda Büyük Yaygaracı adıyla bilinen ve ilk duyulan sesin onun attığı zafer narası olan kazdır. Bazı öykülerde bu ilkel kazın "yeryüzü yumurtasını" yumurtladığı söylenirken diğerlerinde Amun'un bu yumurtayı döllediği ya da Kematef (zamanını dolduran kişi) adındaki koç başlı yılan kılığında bu yumurtayı yarattığı ileri sürülüyor. Kimi zaman bu olayın Teb'in batısındaki Medinet Habu tapınağında gerçekleştiği belirtiliyor. Karnaklı  Amun'un kült heykeli yaratılış sürecini yenilemek için düzenli olarak bu tapınağı ziyaret ediyor. Ünlü Amen Tapınağı Karnak, dünyanın en büyük dinî yapısıdır.

Ünlü Amon Tapınağı Karnak
(Renkli litograf, David Roberts, 1838)

     Yeni Krallığın sonunda Amun genellikle kıvrık boynuzlu bir koç ya da koç başlı bir sfenks olarak temsil ediliyor. Nübye ve Libya'da da onun bu görüntüsüne tapınılıyor. Orta Krallık'ta Amun ile tanrı Min arasında bir bağlantı kurularak erkeğin cinsel gücü ortaya çıkarılıyor. Koçlar erkeklik sembolü, Amon da bir doğurganlık tanrısı olarak düşünüldü ve böylece Min' kimliğini özümseyerek Amon-Min oldu. Erkeklik ile olan bu ilişki, Amon-Min'in "Annesinin Boğası" anlamına gelen Kamutef sıfatını kazanmasına yol açtı. Amun-Ra tüm yaşamın esrarengiz yaratıcısı, "kendisini milyonlara bölen tek varlık"tır. Teb'deki tapınaklarda ona "tanrının eşi" ya da "tanrının eli" denen kraliyet mensubu bir rahibe eş olarak veriliyor. Bu rahibenin görevlerinden biri tanrıyı fiziksel olarak uyararak yaratmaya devam etmesini sağlamak.

Amun-Min
Amun-Min

     Koç tanrı Banedjedet gibi Amun'un da Mısır kraliçesiyle gizemli bir şekilde birlikte olarak tahta bir varis sağladığı ileri sürülüyor. Bu doğum birçok Teb tapınağında sergilenmekte. Bu inanç geç Yunan-Roma Dönemi'ne kadar sürüyor ve dünya fatihi Makedonya kralı Büyük İskender'in babasının Amun olduğuyla ilgili söylenceler anlatılıyor. İskender Siwa vahasındaki Amun tapınağını ziyaret ederken Tanrının oğlu olarak karşılanıyor. Bazı klasik yazarlara göre İskender ve yanındakiler çölde ölmek üzereyken ortaya çıkan iki yılan onları sağ salim Siwa'ya ulaştırıyor. Amun'un Siwa'daki kehanetlerinin doğrululuğuna inanılıyor. Yunanlar bunu kendi mitolojilerine katarak Perseus ve Herakles isimli kahramanların burada Amun/Zeus'a danıştıklarını iddia ediyorlar. Amon, Amarna döneminden sonra mavi tenli olarak tasvir edilmiştir. 

Amun (Amarna Sonrası)
Amun (Amarna Sonrası)


     









Post Navi

Yorum Gönder

0 Yorumlar

Disqus Shortname

easymag

Ad Code

Responsive Advertisement